TÜRKİYE I. ULUSAL DEVEKUŞU YETİŞTİRİCİLİĞİ KONGRESİ SONUÇ RAPORU

Dünya’da yetersiz, dengesiz ve sağlıksız beslenme sorunu nedeniyle ülkeler hayvansal üretimlerinin artırılması ve alternatif protein kaynaklarının arayışı içerisindedir. Ayrıca, tüketici bilinci ve refah düzeyinin artması ile birlikte sağlıklı ürünlere olan talep her geçen gün daha da artmakta, bu da yeni hayvan türlerinin yetiştiriciliğini gündeme getirmektedir.

Devekuşu yetiştiriciliği hayvancılığı gelişmiş ülkelerde son yıllarda ilgi duyulan ve gelişme gösteren bir hayvancılık dalıdır. Eskiden değerli tüyleri için avlanan devekuşu günümüzde daha çok sağlıklı eti, değerli derisi ve yağı için yetiştirilmektedir. Devekuşu Yetiştiriciliği Güney Afrika’da yüz yılı aşkın bir süredir yapılmasına rağmen Dünya’da devekuşu yetiştiriciliği son yıllarda ilgi duyulan bir hayvancılık dalı olup, Türkiye’de 1995 yılından beri devekuşu üretimi yapılmaktadır. Türkiye’de devekuşu yetiştiriciliği daha çok Batı ve İç Anadolu bölgelerinde yoğunlaşmıştır. 2000’li yılların başında hızlı bir artış gösteren ve 250’yi aşan çiftlik sayısı, son yıllarda başta örgütlenme, ürün işleme ve pazarlama olmak üzere önemli sorunlar nedeniyle 150’ye düşmüştür. Bununla birlikte devekuşlarının verim düzeyinin yüksek olması, sağlıklı ve nitelikli ürünler üretmesi nedeniyle, sorunlarının çözümü halinde gelecekte ülkemizde kanatlı sektöründe önemli bir paya sahip olacağı öngörülmektedir.

Ülkemizde devekuşu yetiştiriciliğinin sorunlarının çözümüne katkıda bulunmak ve bu hayvancılık dalının daha sağlıklı gelişimini sağlamak amacıyla 2001 yılında Bursa’da “Devekuşu Yetiştiricileri Derneği” kurulmuştur. Devekuşu Yetiştiricileri Derneği halen ülkemizdeki devekuşu yetiştiricilerinin önemli bir bölümünün üyesi bulunduğu devekuşu konusunda ilk ve tek yasal yetiştirici örgütüdür.

Devekuşu Yetiştiricileri Derneği, Türkiye’deki devekuşu yetiştiricilerinin sorunlarını ve çözüm önerilerini tartışmak amacıyla Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Tarımsal Üretim Genel Müdürlüğü ve Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi ile birlikte 2-4 Haziran 2006 tarihleri arasında Bursa’da “Türkiye I. Ulusal Devekuşu Yetiştiriciliği Kongresi” düzenlemişlerdir. Türkiye’de devekuşu yetiştiricililerinin sorunlarının çözümü ve geleceğinin belirlenmesi açısından önem taşıyan bu kongreye başta devekuşu yetiştiricileri olmak üzere bu sektörle ilgili tüm kurum ve kuruluşlar, yazılı ve görsel basın davet edilmiştir.

Kongreye; Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü, Dünya Bilimsel Tavukçuluk Derneği Başkanlığı, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Deri Mühendisliği Bölümü ile Uludağ Üniversitesi Ziraat ve Veteriner Fakültesi öğretim üyeleri, EBİLTEM, Bursa Damızlık Yetiştiricileri Birliği, Türkiye Deri Sanayicileri Derneği, Ziraat Bankası Bursa Bölge Müdürlüğü, Bursa Tarım İl Müdürlüğü, Bursa Gıda Kontrol ve Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Türkiye’nin farklı illerinden Devekuşu Yetiştiricileri, Devekuşu Yetiştiricileri Derneği Üyeleri ve Yazlı ve Görsel Basın Temsilcileri katılmışlardır.

Kongrenin açılışında Devekuşu Yetiştiricileri Derneği Başkanı Prof.Dr.İbrahim AK, Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr.A.Vahap KATKAT, Dünya Bilimsel Tavukçuluk Derneği Başkanı Prof.Dr.Rüveyde AKBAY ve Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Tarımsal üretim ve Geliştirme Genel Müdürü Yardımcısı Dr.Cevdet AKDENİZ birer konuşma yapmışlardır. Prof.Dr.İbrahim AK, devekuşu yetiştiriciliğinin ülkemizde sağlıklı bir şekilde gelişimi ve sorunlarının çözümü için örgütlenmenin önemine değinmiştir. Bu nedenle ülkemizdeki tüm devekuşu yetiştiricilerinin sorunlarının çözümü için dernek çatısı altında örgütlenmeleri gerektiğini, en kısa sürede üretimde sözleşmeli üretim modeline geçilmesi gerektiğini ve devekuşu ürünlerinin tüketiminin artması ve talep yetersizliği sorununun çözümü için yetiştiricilerin ortak bir tanıtım fonu oluşturmaları gerektiğini, sorunların çözümünde yetiştirici, sanayici, bakanlık ve ünivsitelerin işbirliğine mutlak gereksinim olduğunu bildirmiştir. Prof.Dr.A.Vahap KATKAT, Uludağ Üniversitesinde devekuşu yetiştiriciliği çalışmalarının geçmişten günümüze gelişimi hakkında bilgiler verdikten sonra Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde devekuşu konusunda yürütülen bilimsel araştırmalar, toplantılar ve yetiştiricilere yönelik olarak düzenlenen kurslar hakkında bilgiler aktarmıştır. Prof.Dr.Rüveyde AKBAY, Türkiye’de devekuşu yetiştiriciliğinin geçmişi, kanatlı sektörü içerisindeki konumu ve Dünya’da devekuşu yetiştiriciliği konusunda yaşanan gelişmeler hakkında bilgiler aktarmış ve ülkemizdeki devekuşu yetiştiricilerinin sorunlarının tartışılması ve çözümler üretilmesi açısından bu kongrenin düzenlenmesinin son derece gerekli ve yararlı olduğunu vurgulamıştır. Dr.Cevdet AKDENİZ, açılış konuşmasında Türkiye’de devekuşu yetiştiriciliği konusunda yapılan yasal düzenlemeler hakkında kısaca bilgi verdikten sonra, ülkemiz için yeni olan bu hayvancılık dalının bazı önemli sorunlarının çözümü için örgütlenme ve kurumlar arası işbirliğinin önemine değinmiştir. Devekuşu yetiştiricilerinin dernek çatısı altında örgütlenmelerinin sorunların daha kısa sürede ve daha kolay bir şekilde çözümlenmesine katkı sağlayacağını, Bakanlık olarak da yetiştiricilerin örgütlenmesini desteklediklerini bildirmiştir. AB uyum sürecinde sağlıklı ve güvenli gıda üretiminin önem taşıdığını, bu nedenle devekuşu yetiştiriciliğinde de çiftlikten sofraya sağlıklı ve güvenli gıda üretiminin önem taşıdığını, yetiştiricilikte kayıt tutmanın önemli olduğunu, yetiştiricilerin desteklemelerden yararlanabilmesi için çiftçi kayıt sistemine üye olmalarının önemine değinmiştir.

Kongrenin birinci oturumunda Dünya’da ve Türkiye’de devekuşu yetiştiriciliği hakkında bilgiler verilmiştir. Oturum başkanı Prof.Dr.Rüveyde AKBAY, Türkiye’de devekuşunun geçmişi ve gelişimi hakkında bilgiler aktarmış, bu konuda 1998 yılında Ankara’da düzenlenen Türkiye Devekuşu Yetiştiriciliği Sempozyumu hakkında bilgi vermiştir. Bu oturumun başlangıcında Akademi Devekuşu tarafından hazırlanan, Dünya’da devekuşu üretiminin geçmişi, yaşanan gelişmeler ve devekuşu ürünleri hakkında bir film izlenmiştir. Bu oturumun ikinci sunumunda, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Tarımsal Üretim Geliştirme Genel Müdürlüğünden Zir.Müh.Kadir ÖZMELİOĞLU “Türkiye’de Devekuşu Yetiştiriciliği” konulu bir bildiri sunmuştur. Türkiye’deki devekuşu çiftliklerinin bölgelere göre dağılımı ve sayıların verildiği bu bildiride, ülkemizde 1995 yılında başlayan devekuşu yetiştiriciliğinin ilk yıllar yavaş olan gelişiminin 2000’li yıllarda büyük büyük artış göstererek 250’yi aştığını, ancak daha sonra başta pazarlama olmak üzere yaşanan sorunlar nedeniyle günümüzde çiftlik sayısının 150 dolayına düştüğünü bildirmiştir. Bu oturumun son konuşmacısı olarak SYS Devekuşu çiftliğinden Şükrü SARIKAYA bir yetiştirici olarak “Yetiştirici Gözüyle Devekuşu Yetiştiriciliğinin Sorunları” konulu bir bildiri sunmuştur. Bu bildiride, ülkemizdeki yetiştiricilerin örgütlenme konusunda ilgisizliği nedeniyle bir çok sorun yaşadığı, yaşanan sorunların önemli bir bölümünün örgütlenme ile çözümlenebileceğini, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nın devekuşu yetiştiricilerine desteğinin yetersiz olduğunu, bu hayvancılık dalının sağlıklı gelişimi için devletin desteğine yönlendirmesine ihtiyaç duyulduğunu, devekuşu ürünlerinin yeterince tanınmaması nedeniyle talep yetersizliği ve pazar sorunu bulunduğunu, devekuşu yetiştiriciliğinin ülkemizde hak ettiği yer ve konumda olmadığını, sorunların çözümü ve devekuşu yetiştiriciliğinin ülkemizde sağlıklı gelişimi için Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Üniversite, Sanayici ve Yetiştiricinin işbirliğinin büyük önem taşıdığını bildirmiştir.

Kongrenin 2. oturumunda Devekuşu Yetiştiriciliğinde örgütlenme ve önemi konusunda bildiriler sunulmuştur. Oturum Başkanlığını Dr.Cevdet AKDENİZ’in yaptığı bu oturumda, Bursa Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı İsmail ANIL, “Hayvancılıkta Örgütlenme ve Yetiştirici Birliklerinin Önemi” konusunda bir bildiri sunmuş ve bir yetiştirici birliği başkanı olarak örgütlenme konusunda yaşadıkları deneyimlerini aktarmıştır. Daha sonra Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümünden Prof.Dr.Cennet OĞUZ, “Hayvansal Üretimde Sözleşmeli Üretim” konulu bir bildiri sunmuş, diğer yetiştiricilik dallarında olduğu gibi devekuşu yetiştiricilerinin ürünlerinin değerlendirilmesi, pazar ve pazarlama sorunlarının çözümü açısından sözleşmeli üretim modelinin önemini vurgulamıştır. Bu oturumun son konuşmacısı olarak Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Eski Koruma ve Kontrol Müdürü ve halen Biyoteknoloji Veteriner Hekimlik Hiz. Ltd.şti. (TÜR-KÖK) Müdürü Vet.Hek.A.Nizamettin GÜVENER “Sağlıklı ve Güvenli Devekuşu Üretiminde İzlenebilirlik” konulu bir bildiri sunmuştur. AB’ye uyum sürecinde sağlıklı ve güvenli gıda üretiminde izlenebilirliğin önemine değinmiş ve devekuşlarında mikroçiple numaralama ve veri tabanın oluşturulması ve izlenebilirlik konusunda bilgiler aktarmıştır.

Kongrenin 3. oturumunda devekuşu yetiştiriciliği ve devekuşu hastalıkları konusunda bazı temel ve teknik bilgilerin aktarıldığı sunumlarla kongreye devam edilmiştir. Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Başkanı Prof.Dr.Erdoğan TUNCEL’in başkanlığını yaptığı bu oturumda; Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü’den Araş.Gör.Bilgehan YILMAZ “Devekuşu Yetiştiriciliğinin Temel İlkeleri” konusunda bilgiler vermiş, aynı bölümden Araş.Gör.Şadıman KARAMAN ise “Devekuşu Besleme İlkeleri” konusunda bilgiler içeren bir sunum yapmıştır. Bu oturumun son konuşmacısı Uludağ Üniversitesi Veteriner Faklültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr.Mihriban ÜLGEN ise “Devekuşu Yetiştiriciliğinde Sağlık Sorunları ve Hijyen” konulu sunumunda, devekuşlarında yaşanan sağlık sorunları, hastalıklara karşı işletmede alınabilecek önlemler ve son aylarda güncel olarak önem taşıyan kuş gribinin devekuşu yetiştiriciliği açısından önemi ve çiftliklerde bu konuda alınabilecek önlemlere ilişkin bilgiler vermiştir.

Uludağ üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr.a.Vahap KATKAT’ın başkanlık ettiği kongrenin 4. oturumda devekuşu ürünlerinin değerlendirilmesi konusunda 4 bildiri sunulmuştur. Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Besin Hijyeni ve Tekonolojisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr.Mustafa TAYAR “Devekuşu Eti ve Et Ürünlerinin Beslenmemizdeki Yeri ve Önemi“ konulu konuşmasında devekuşu etinin düşük yağ ve kolesterol içeriği ve omega-3 yağ asidi bakımından zengin olması nedeniyle günümüzde ve gelecekte sağlıklı beslenme açısından mükemmel bir seçenek olduğunu, ancak sağlıklı devekuşu etinin üretiminde kesim ve kesim sonrası işlemlerin son derece büyük önem taşıdığını, devekuşu etinin üstün özelliklerinin korunması için, devekuşu etini et ürünlerine işlemek yerine et şeklinde tüketilmesinin çok daha sağlıklı ve doğru bir uygulama olacağını belirtmiştir. Daha sonra ODTÜ Biyoloji Bölümü Biyoteknoloji Araştırma Ünitesi öğretim üyelerinden Prof.Dr.Gürdal ALAEDDİNOĞLU, “Devekuşu Yağının İlaç Sanayinde Kullanımı” konusunda bir bildiri sunmuştur. Prof.Dr.Gürdal ALAEDDİNOĞLU, devekuşu yağının Avustralyalı yerliler tarafından eskiden beri ilaç olarak kullanıldığını, kendilerinin ODTÜ’de yürüttükleri araştırmalar sonucunda devekuşu yağının Osteartirit hastalığında kullanılabilecek (mafsal ağrılarını giderici, sinoviyal sıvıyı artırıcı ve eklemleri yağlama özelliği taşıyan) bir malzemenin geliştirilmesin de yararlanılabileceği sonucuna vardıklarını, önümüzdeki günlerde patent çalışmaları tamamlandıktan sonar bu ürünün piyasaya sunulabileceği bilgilerini aktardığı ilginç, sağlık açısından güncel olarak da büyük önem taşıyan bir bildiri sunmuştur. Bu oturumun 3. konuşmacısı Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Deri Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Dr.Ahmet ARSLAN ise “Devekuşu Derisi Üretimi ve Değerlendirilmesi” konulu bildirisinde, devekuşunun en önemli ürünlerinden birisi olan derinin elde edilmesi, yüzülmesi, saklanması ve işlenmesi konusunda teknik ve uygulamaya yönelik bilgiler aktarmıştır. Ayrıca devekuşu derisinin kalite özellikleri hakkında bilgiler vermiş, Türkiye’de devekuşlarının kesimi ve derinin yüzelmesi sırasındaki hatalar ve devekuşu derilerinin uygun olmayan koşullarda depolanması nedeniyle deride büyük hasarlar ve önemli kayıplar oluştuğu için ülkemizdeki devekuşu derilerinin yeterince değerlendirilemediğini, bu nedenle büyük bir ekonomik kaybın sözkonusu olduğunu bildirmiştir. Bu oturumun son konuşmacı olan Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Deri Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Dr.E.Eser BAYRAMOĞLU ise “Devekuşu Yağının Kozmetik Sanayiinde Değerlendirilmesi” konusunda özellikle bayan katılımıcıların ilgisini daha çok çeken bir bildiri sunmuştur. Devekuşu yağının geçmişte olduğu gibi günümüzde de kozmetik sanayiinde değerlendirilen sağlıklı ve çok değerli bir ürün olduğu, bu konuda yürütülecek çalışmalarla ülkemizde üretilen devekuşu yağının kozmetik sanayiinde kullanılabileceğini bildirmiştir.

Kongrenin 5. oturumunda “Devekuşu Yetiştiriciliğinde Üretim ve Pazarlama” konusunda bildiriler sunulmuştur. Bu oturumun başkanlığını, Uludağ Üniversitesinde Devekuşu Üretim çalışmalarının başlatılmasında önemli katkıları bulunan Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi ve eski Dekanı Prof.Dr.Abdurrahim KORUKÇU yürütmüştür. Prof.Dr.Abdurrahim KORUKÇU, Uludağ Üniversitesinde Devekuşu üretim çalışmalarının başlatılması, daha sonra yaşanan gelişmeler hakkında bilgiler vermiştir. Bu oturumun ilk konuşmacısı İsrail OS.CO Devekuşu Şirketinden Mike Van GREVENBROEK mazereti nedeniyle toplantıya katılamadığı için İsrail’de 25 yılı aşan devekuşu üretim çalışmalarının özetini içeren bir DVD gösterime sunulmuştur. Daha sonra Ege Üniversitesi Bilim Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi’nden Uzman Serdar TEMEL “Devekuşu Yetiştiriciliğinin Gelişiminde Yeni Yaklaşımlar: Yenilik Aktarım merkezi” konulu bir bildiri sunmuştur. Bu bildiride, devekuşu yetiştiriciliği ve yeni ürünlerin geliştirilmesinde ulusal ve uluslar arası projeler ve kaynaklar ve fırsatlar konusunda bilgilendirme yapmıştır. Erbaa Güzel Sanatlar’dan Ayşe Dilek IŞIKLI sağlık sorunu nedeniyle kongreye katılamadığı için, “Devekuşu Yumurtalarının Dekoratif Amaçlı Değerlendirilmesi” konusundaki çalışmalarını içeren bir CD katılımcıların bilgisine sunulmuştur. Ayşe Dilek IŞIKLI, Bursa’da yerel yönetimlerle birlikte devekuşu yumurtalarının dekoratif amaçlı işlenmesi konusunda ev hanımlarına yönelik olarak düzenledikleri kurslarda boş devekuşu yumurtalarını değerlendiren, ayrıca kırık devekuşu yumurta kabuklarını kolye ve küpe gibi ürünlerin yapımında kullanan eski bir devekuşu yetiştiricisi ve devekuşu yetiştiricileri derneği üyesi bir girişimci olarak devekuşu yetiştiricilerinin bir yan ürününü olan boş yumurta kabuklarını etkin bir şekilde değerlendirdiği çalışma sonuçları görsel olarak katılımcıların bilgisine sunulmuştur. Bu örnek çalışma ile boş yumurta kabukları değerlenildiği için devekuşu işletmelerine ek gelir sağlanmakta, ev hanımlarının boş işgücünü değerlendirerek istihdam yaratılmakta, işledikleri yumurtaların satışından sağladıkları gelirle aile bütçesine katkıda bulunmakta, işlenen devekuşu yumurtalarının yurt dışına ihraç edilmesi ile de ülkemize döviz sağlanabilmektedir. Bu oturumun son konuşmacıları SYS devekuşundan Şükrü SARIKAYA ve KARAS Devekuşundan Uğur KARAS “Devekuşu Ürünlerinin Pazar ve Pazarlama Sorunları” konulu ortak bir bildiri sunmuşlardır. Şükrü SARIKAYA, SYS Light et olarak devekuşu eti ve et ürünleri üretimi konusundaki çalışmalarını ve sağlanan gelişmeler ve yaşadıkları sorunları içeren bir sunum yapmıştır. Ülkemizde devekuşu yetiştiriciliğinin çok yeni bir hayvancılık dalı olması, devekuşu ve ürünlerinin yeterince tanınmaması nedeniyle talep yetersizliği olduğunu, bu nedenle pazarlamada önemli sorunlar yaşandığını bildirmiştir. Bu nedenle Devekuşu Yetiştiricilerin örgütlenmesi ve devekuşu ürünlerinin tanıtımı konusunda ortak bir fon oluşturulması ve sözleşmeli üretimin önemini vurgulamıştır. Tanıtım ve talep yetersizliği nedeniyle devekuşunun ülkemizde hak ettiği yere ve öneme sahip olmadığını, burada yetiştiriciye, Tarım Bakanlığına ve Devekuşu Yetiştiricileri Derneğine önemli görevler düştüğünü belirtmiştir. Daha sonra Uğur KARAS, KARAS devekuşu olarak devekuşu eti ve et ürünleri ile devekuşu derisi konusunda yürüttükleri çalışmalar, sağladıkları gelişmeler ve yaşadıkları sorunlar hakkında bilgiler aktarmıştır. Türkiye genelinde devekuşu üretim maliyetlerinin yüksek olduğunu, devekuşu derilerinin yüzme ve depola hataları nedeniyle önemli düzeyde zarar gördüğünü ve bir çok derinin bu nedenle işe yaramaz hale geldiğini, bu nedenle yetiştiriciye gelir ve ihracat açısından önem taşıyan değerli bir ürünün bu nedenle yeterince değerlendirilemediğini bildirmiştir. Devekuşu derisinin işlenmesi konusunda ülkemizde sorun yaşandığı için işlenmiş devekuşu deri ürünleri yerine ham derinin ihraç edilmek zorunda kalındığını, bu nedenle deriden sağlanacak gelirin düştüğünü bildirmiştir. Bu nedenle yurt dışı pazarlarda rekabet için ülkemizde üretim maliyetlerinin düşürülmesi ve kalitenin artırılması gerektiğini, uzak işletmelerden kesim için hayvan naklinin devekuşu eti ve derisini olumsuz yönde etkilediği için mobil kesimhanelerden yararlanılabileceğini, kesim ve deri işleme konusunda devlet desteğine ihtiyaç bulunduğunu, yurt içinde işlenemediği için ham olarak ihraç edilen devekuşu derisinin ihracatında uygulanan fonlar nedeniyle sorun yaşandığını bildirmiştir.

Kongrenin 6. oturumunda kongrenin genel bir değerlendirmesi yapılmış, Türkiye’de devekuşu yetiştiricilerinin sorunlarının çözümü ve geleceğine yönelik öneriler sunulmuştur. Kongrenin değerlendirme oturumunun başkanlığını Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü öğretim üyelerinden Prof.Dr.Numan AKMAN yapmıştır. Bu oturumda; Tarım ve Köy İşleri Bakanlığın Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Dr.Cevdet AKDENİZ, Bursa Damızlık İletmeciler Birliği Başkanı İsmail ANIL, Devekuşu Yetiştiricileri Derneği Başkanı Prof.Dr.İbrahim AK ve SYS Devekuşu Çiftliği’nden Şükrü SARIKAYA konuşmacı olarak katılmışlardır. Kongrenin kapanış oturumunda Türkiye’deki devekuşu yetiştiricilerinin sorunlarının çözümüne katkıda bulunmak ve bu hayvancılık dalının ülkemizde daha sağlıklı gelişimine katkıda bulunmak üzere bir sonuç bildirgesi hazırlanmasına ve bu sonuç bildirgesinin Tarım ve Köy İşleri Bakanlığına iletilmesine karar verilmiştir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir